“Çanakkale Zaferi Türk milletinin tarihi direnişi, destanlaşan başkaldırısı ve emperyalist devletlerin kanlı emellerini alt üst eden stratejik büyük bir zaferdir.
Çanakkale Zaferi, ayağa kalkan millet iradesinin, bağımsız yaşamayı ilke edinen Türk Ulusunun somutlaşmış duruşudur. Yedi düvele karşı savaşan askerlerine ölmeyi emreden Mustafa Kemal'in ve dönmeyi aklından bile geçirmeyen nice kınalı kuzunun kanlarıyla, canlarıyla bağımsızlığımız korunmuştur.
Çanakkale Zaferi aynı zamanda Kurtuluş Savaşının ilham kaynağı olarak geleceği aydınlatmış, vatanımızın tek dişi kalmış canavara asla bırakılmayacağını tüm dünyaya kanıtlamıştır.
Çanakkale Zaferi bütün insanlığın tanıklığında, Türk milletinin varlığına ve yaşama hakkına el uzatanlara karşı anıtlaşan ruhuyla kazanılan zaferin, şeref ve ulusal onur savunmasının zirvesidir. Çanakkale'yi geçilmez kılan, Türk Milletini yenilmez yapan ve kardeşliğimizi bozulmaz duruma getiren birlikte yaşama ülküsü ve kararlılığıdır.
Kurmay Albay olarak Çanakkale Zaferi'ne katılan Mustafa Kemal’in, “Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur.” sözleri büyük bir inanmışlıkla, kahraman Türk ordusunun göğsünü siper ederek vatan toprağını düşmana çiğnetmeyişinin en net ifadesidir.
Biliyorum ki, Çanakkale Zaferi, Türk Ulusunun gönlünde yaşadıkça, dün olduğu gibi bugün de yarın da ona sahip çıktığımız sürece, bağımsızlığımız güneş gibi vatan toprağını aydınlatmaya devam edecektir. Bu inançla; 108 yıl önce olduğu gibi hiçbir güç bundan sonra da hedeflerine asla ulaşamayacaktır.
18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 108. yılında, tertemiz kanlarıyla üzerinde yaşadığımız toprakları vatan kılan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyorum.
Ruhları şad olsun.”