Çok Değerli Kadın Hemşerim…
8 Mart 1857 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri’nde bir grev esnasında çıkan yangında yaşamını yitiren 128 kadın işçinin anısına başlatılan ve bir süre sonra tüm dünyada kabul edilen “8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ” hepinize ve hepimize kutlu olsun…
Ülkemizde de 1921 yılından beri, zaman zaman kesintiye uğrayarak da olsa kutlanan bu anlamlı ve önemli gün, kadın hak ve özgürlüklerinin hem hukuk düzeni hem de toplum nazarında geliştirilmesi ve güçlendirilmesi için yapılan çalışmaları temsil eden bir gündür. 8 Mart aynı zamanda, kadının üretim sürecine verdiği önemli katkının da temsil edildiği gündür.
Endüstri toplumuna geçilmezden önceki dönemlerde kadın, emek ve üretim anlamında yine yaşamın başat gücü olsa da, bu güç bölgesel ya da bireysel ölçülerin dışına çıkmıyordu. Endüstri devriminden sonra ise, kadınlar, çocuklarla birlikte endüstriyel üretimin ana unsurları haline geldiler. Çalışma saatleri son derece uzun ve yorucu, karşılığında elde edilen gelir ise son derece azdı.
Kadının emek ve hak mücadelesi, dünya tarihinin en büyük destanlarından biridir. Ancak, yaklaşık 200 yıllık bu mücadele bugün hala hedefine tam olarak ulaşabilmiş değil. Biliyorsunuz bizim gibi ülkelerde siyasetçiler işlerine gelmeyen şeyleri çok çabuk unuturlar ya da unutur görünürler. O nedenle, kadın hak ve özgürlükleri konusunun özellikle siyasetçilerimize sık sık hatırlatılması gerektiğini düşünüyorum.
Ülke nüfusumuzun yarısını oluşturan kadınlarımız bugün, iş dünyasında, siyaset dünyasında, hem ülke hem de kendi gelecekleri üzerinde yeterince söz sahibi olamamaktadırlar. Bunda geleneksel aile yapısının, toplumsal olarak sahip olduğumuz tarihsel sürecin ve eğitim sistemimizin çok önemli rolü olduğunu söylemeliyim.
Ancak şunu da sevinerek görüyorum ki, özellikle son yıllarda, kadın-erkek eşitliği ve bunun yanında emekçi kadın hak ve özgürlükleri konusunda toplumun geneline yayılan ve gelişerek devam eden bir hak arama mücadelesi var. Bu mücadelenin kısa, orta ve uzun vadede çok önemli ve olumlu sonuçlar yaratacağından kuşkum yok.
Yaşam var olduğu sürece, birçok sıkıntıyı, sorunu çözmek olanaklıdır. Ancak dönüşü olmayan tek yol ölümdür. Erkek şiddetine maruz kalarak yaşamlarını yitiren tüm kadınlarımızı huzurlarınızda bir kez daha saygıyla ve şükranla anmak isterim.
Bu vesileyle,
Tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutluyor, eşit, adaletli ve barış içinde bir dünya diliyorum.
PROF. DR. YILMAZ BÜYÜKERŞEN
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI